sevgili günlük kardeş,
bu başlığı uzun zaman önce atmışım. yaklaşık bir sene önce. yani şuanda iki zamanın zeynebi ile konuşuyorsun. ne düşünerek böyle yazdım başlığa hatırlamıyorum. ama şuanda gerçekten döndüm. nerde miydim? zorlu yollardan geçilerek gidilen bir dağın zirvesindeydim. orda kalmayı hedeflemiştim aslında. yolun zorluğu hedefi daha katlanılır ve tatlı kılıyordu. bahsettiğim teşvik çaba veya hırs değildi. tamamen zevk içindi bu yolculuk. en büyük motivasyon olan zevk. görünürleri görünmez kılan, görünmeyenleri görünür kılan bir cadıdır adeta zevk. büyüsüne kapıldıktan sonra kurtulmak zordur. zevke odaklanmış bir yol bitmeye mahkumdur. an gelip de ayaklarınıza baktığınız anda zevk yerine acının daha baskın olduğunu görürsünüz. sınandığınız ilk andır o. hangisini yaşayacağınıza karar vermeniz gerekir. acıyı hissedenlerin yolculuğu o anda bitmiş demektir. zevki seçenler ise acı duymaksızın ilerlemeye devam ederler. ama neyi seçtiğinden emin olamayanların vay haline. zevki seçtiği halde teslim olmayanlar ikisini aynı anda yaşamaya başlarlar. bu adeta iki dünyanın tek vücutta toplanamsıdır. bu kaostur. bu histeridir. bu mutsuzluktur. bu mantıksızlıktır. bu ölümdür. karar verirken net olamadığın anda kendi ölümüne adım adım ilerlersin. tanrı hepimizi korusun bu en büyük günahlardandır. adım adım kişi kendini öldürür farkında olmadan. belki de hayatın hakikati burda saklıdır. her şey ikiliklerin birliği değil midir? önemli olan bir insanın bu ikiliği bünyesinde ne kadar taşıyabileceği sorusudur. şüphesiz çok değil. hiçbir insan acıyı uzun süre görmezden gelemez. sözlerime kulak verin. çünkü ben o insanlardan biriyim. tutkuyla ve kesinlikle kendimden emin başladığım bu yolculuktan çok zevk almıştım bir zamanlar. ya da sadece zevk diyelim. ara ara duyulan sızı yaşadığınız tutkunun yanında çok da mühim değildir. ta ki dengeler alt üst olana kadar. ben devam etmeye karar verdim. tutkularımın peşinden gitmeye karar verdim. ama bu acımı dindirmeye yetmedi. ve ben ikinci kez sınanıyorum. iknci kez durup karar vermem lazım. bu sefer bana sorulan soru farklı. yoluma nasıl devam etmeliyim? bununla yüzleşmek zorundayım. sonunda ne çıkar inan ben de bilmiyorum henüz. bazı kapıları kapatmak beni cevaba ulaştırır mı zamanla göreceğiz. inan ben de bilmiyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder